Boşanmak, sevgiliden ayrılmaya hiç benzemeyen ve insanın en çok zorlanacağı olaylardan biri. Çünkü evlilik tam anlamıyla bir kurum. Nikahta imza attığınız zaman sadece bir kadının kocası değil, yeni tanıştığınız insanların damadı, bacanağı, eniştesi oluyorsunuz. Başka- ları da sizin kayınpederiniz, kayınvalideniz, baldızınız, kayınbiraderi- niz ve yeğeniniz oluyorlar. Gitmeler, gelmelerle yeni bir yaşam biçimi oluşurken, aralarından bazılarını da gerçekten sevmeye, onların yakını Dedsiye Seks Tüccarı Oluyor gurur ve sevinç duymaya başlıyorsunuz. Karınızla boşan- maya giderken bile bu insanlarla aranızdaki sevgi ve dostluk sarsılma- yabiliyor. Ama mahkeme günü geldiğinde sadece karınızı değil, mecburen hepsini birden boşuyorsunuz. Sadece bir eşten değil sizi destekleyen, kollayan tüm bir sistemden ayrılıyor- sunuz. Bu tanımı yerine koyabilmek ve arzu ettikleri desteği tekrar eski sevi- yesine çıkarabilmek için sonunda pek çok kişi kendilerine yeni kayın- pederler, yeni baldızlar, yeni bacanak ve yeğenler bulmak zorunda kalıyorlar. Boşanmanın bir başka ciddi şoku da paylaşılan her şeyin artık paylaşı- lamayıp ortadan ikiye bölünmesi. Bunlar kitap, kaset, CD gibi çok sayıda olan nesnelerse azalarak bir bölümü hala sizde olabiliyor. Eğer araba ve ev gibi genelde her ailede birer tane bulunan varlıklardansa- lar hem siz hem de eşiniz bu badireden fakirleşerek çıkıyor. Boşanma- ların bu yoksullaştırıcı etkilerinin insanlarda çok ciddi travmalar yarat- tığı da bilinen gerçekler arasında. Allah insanın erkeğine hiç sonu gelmeyecek bir dürtü vermiş ve dur- madan hanımlarla ilişkiye girmesini zorunlu kılmış. Çünkü, canlılar arasındaki doğal seçilme süreci içinde üreme içgüdüsü zayıf olanlar daha güçlü olanların karşısında yok olmuşlar. Bu demek ki insan olarak sahip olduğumuz üreme iç güdüsü hiç de azımsanacak boyutta olmamalı. Erkek olarak ergenliğe erdikten sonra ölene kadar onu bunu düzebil- mek için kafası koparılmış tavuk gibi ortada koşturup duruyoruz. Bi- lirsiniz otobüslerde küçük liseli kızlara sarkıntılık eden sapık dedeler vardır. Aslında onlar sapık falan değillerdir. Çünkü sapmak fiili, hani herkes şu yöne giderken sizin kalkıp bu yöne gitmenizi, yani yoldan sapmanızı, çıkmanızı anlatır. Sapık olduğu iddia edilen o dedecikler ise duygusal açıdan aslında son derece normal insanlardır, doğa bir şey emretmektedir onlar da bu emre karşı çıkacak gücü kendilerinde bulamamaktadırlar ve mecburen Hani gerçekten ortaya çok hoş bir fırsat, olanak, artık olayı nasıl değerlendirirseniz ondan çıkarsa da ay- nı kolaylıkla pıt! O zaman boşa- nan adamlar için hayat ne kadar keyifli olurdu! Belki inanmayacaksı- nız ama kadınların içlerinde bir yerlerde aynen böyle bir şalter var. Aylarca hiçbir cinsel etkinlikte bulunmadan yaşayabiliyorlar Evliy- ken bunu tespit etmiştim. Hiçbir zaman kadınlar erkekler gibi cinsel- lik arzulamıyorlar. Cinsellik onlar için hayat boyu kendilerine yardım ya da hizmet edecek erkeği bulmak tavlamak ve elinde tutmak için bir araçmış gibi duruyor. Đlişkilerde sırf bu şalter mevzuundan dolayı kadınların erkeklerden ne kadar güçlü olduğu ortaya çıkıyor. Soğuk ve ağır bunalımlı ve de taze ayrılıklı bir Ocak gününü hiç unutmam. Çok sevdiğim bir hanım dostum, öğle yemeğinde yaşadıklarımın son ayrın- tılarını da öğrendikten sonra bu ilişkilerden fazlasıyla hırpalandığıma. Evet, artık Boşanan Adam öykülerimize başlayabiliriz. Tahmin ede- ceğiniz gibi Boşanan Adam da her sağlıklı boşanmış erkek gibi mır- nav mırnav sokaklara düşmüş ve malum arayışlara başlamıştı. Gece saat onu az geçmişti. Semih'in arkasından Kadıköy'ün daha çok oto parçacılarıyla ünlü bir semtinde dar sokakların arasından ilerliyor- duk. Semih dikkatle hepsi birbirinden daha karanlık dükkanlara bakı- yordu. Birisinin önünde durdu. Ben de "acaba şimdi Dedsiye Seks Tüccarı Oluyor olacak" his- siyatıyla durdum. Sanırım "Body Building" türünden bir şeyler yazıyordu. Hatta aralar- dan bir yerlerden ışık bile sızdığına yemin edebilirim. Yarı çıplak hoş bir kızın açacağını umarken yarı çıplak sportmen bir genç karşımıza dikildi. Semih ile şifreli bir şeyler konuştular. Đçeri buyur edildik.
Daha otuzuna basmamıştım ve haftada bir defa sevişmek normal sayı- lıyordu. Jülide yatakta dişi panter kesilmişti. Mutlu bir gelinle damat çok uzak olmayan bir geçmişten bana bakıyorlardı. Soğuk su, sıcak su derken biraz ayılmaya başlamıştım. Jale 1.
Uploaded by
BAŞLARKEN. dizinin esas kızı celibe (deniz çakır) ile üvey kuzeni birbirine aşıktırlar. Boşanan Adam. Buna. Kavram, bireyin doğuştan getirdiği biyolojik cinsiyet özelliklerinin dışında, toplumsal rollerle edindiği cinsel kimliğini karşılamaktadır. kuzenine zengin adamla. 1. MASAJ SALONUNDA NEDEN BOŞANDIM? YEŞĐM DELĐKANLI KIZLAR KARADENĐZ KIYILARINDA ROMANS AMAN ÇOCUKLAR DUYMASIN MESLEKTAŞIM NAZLI. OKUNTU TV YAYIN TEKRARI #KAYSERİ #okuntutv #sondakika #okuntugazetesi. fakat celibe demir tüccarı biriyle evlenmeye karar veriyor.Lezzet iki parametrenin bileşkesi olarak ortaya çıkıyordu. Đçim bir an cız etti. Emekçiyi bu kadar aşağılayarak yaptıkları açıklamalar kabul edilir gibi değil Gündüz uzun sayılabilecek bir yürü- yüş yapmış ve epey terlemiştik. Umarız makamınızın sorumluluğunuzu yerine getirir ve onlara sahip çıkarsınız! Onunla aşktan söz ediyorduk. Onunla çok kö- tü günler geçirmiş. Đlk seçim sonuçlarını şey pardon , durum sonuçlarını almak için ha- fifçe elimi omzuna koydum. Bu arada bo- şanan adam olarak yemeğe davet etmenin büyük bir avantajından söz edeyim. Jülide'den inanıl- maz bir şekilde nefret etmeye başladım. Kör bir göz gibi Jülide'ye ba- kan camsız büfe sanki her türlü kavgayı önleyen bir tılsım görevi üst- lenmişti. Ardından da eğer şarkı, makam bilen varsa kökleri Türklerin Şamanizm dönemlerine kadar giden adetlere uyulup hep birlikte Türk sanat müziği söylenir. Karşımda duran hoş hanımın beni, yani boşanan adamı yemeğe davet etmesindeki temel etken benim "boşanan adam" olmamdı. Akmerkez'de onunla karşılaştığımda ofiste yaptığımız süper tatlı geyikler aklıma gelmişti. Özlenmek ya da beğenilmek gibi nedenler de belki vardı ama adlarını anmaya değmeyecek kadar küçük oranlarda kaldıklarına eminim. Hayal etti- ğim yeni tırmanışlar, bisiklet turları, uzak yolculuklar vardı. Sırt üstü tavana gözlerimi dikmiş biraz öncesine göre çok daha canla başla çalışan masajcımın yaptıklarını izliyordum. Şaşkınlık içinde tekrar biraz önceki hatuna yü- zümü çevirdiğimde gene aynı yamyam gözlerle buluşuyordum. Burnu- muza keskin de bir koku geliyordu. Çok güzel sayılmazdı, çirkin ise hiç değildi. Niçin düşmez? Giydirirken, uyutmaya uğraşırken, mamasını yedirirken, yıkarken ve tabii ki altını değiştirirken onunla doyasıya beraber olurdunuz. Dostlarını teskin etmeye genç sevgililerini de alıp geliyorlar. Jale 1. Bense "Aslan evladım benim" diye içimden şarkılar söylüyor, methiyeler düzüyordum. O anda aynı odada yata- cağımız kafama dank etti. Rahmetli babam bu sahneyi görse herhalde bana sıkısından bir fırça kayardı. Đlk günlerimdeki tüm dostlar Nihat gibi değillerdi. Bunları da gayet güzel becerebiliyor- dum. Yani bir yandan Şeniz ile yiyişir gibi yaparken oradaki yaratığa da kaş göz mü etmem gerekecekti?